Dünyada 2019 yılında 1.109 milyon ton mısır üretimi yapılmış olup en büyük ihracatçı ülke olan ABD, mısır tüketiminde %27’lik bir paya sahiptir. Türkiye 2018/2019 pazarlama sezonunda 438.015 $ değerindeki 2,1 milyon ton ithalat ile dünya sıralamasında %1,18’lik pay ile 23. sıradadır.
2 gün önce. Konuşması sırasında konunun metaverse’e ülkeler tarafından ilgiye gelmesi üzerine Türkiye’nin Google verilerine göre metaverse’ü dünyada en çok arayan ve Çin’in ise onu takip ederek ikinci sırada geldiğinden bahsetti. Bünyesinde 295 bin çalışan bulunan PwC’nin yıllık yaklaşık 50 milyar dolar lık
wL54. Birleşmiş Milletler İstatistik Ofisi tarafından paylaşılan veriler, global üretimin en çok yapıldığı 10 ülkeyi de ortaya çıkardı. İlk sırada global üretimdeki %28,4’lük payıyla Çin yer aldı. Çin, geçtiğimiz yılın aralık ayından bu yana çok ağır bir salgına karşı mücadele ediyor. Hepimizin nCoV-2019, COVID-19 ve Corona virüsü adıyla bildiği bu virüs, Çin’de birçok şehrin karantina altına alınmasına, ülkede düzenlenecek birçok etkinliğin de iptal edilmesine neden oldu. Çin’in, içinde bulunduğumuz zamanda en fazla üretim yapan ülke olduğunu hepimiz biliyoruz. İşte bu nedenle Corona virüsünün Çin gibi bir üretim devine vereceği zarar henüz ölçülemiyor. Ülkede kapanan birçok fabrika, dünya genelindeki birçok endüstrinin de etkilenmesine sebep oldu. Çin, global üretimin çeyreğinden fazlasının yapıldığı yer oldu Peki Çin, dünya genelinde üretim konusunda diğer ülkelere nasıl bir fark atmıştı? Birleşmiş Milletler İstatistik Ofisi tarafından paylaşılan veriler, Çin’in gerçekten de ne kadar dev bir üretim hacmine sahip olduğunu ortaya çıkardı. Yukarıdaki grafikte de görebileceğiniz üzere Çin, 2018 yılında dünya genelindeki üretimin %28,4’ünün yapıldığı yer oldu. 2010 yılında üretim konusunda yerini Çin’e kaptırmadan önce ilk sırada bulunan ABD ise aynı zaman diliminde üretimin %16,6’lık kısmının yapıldığı ülke konumunda. Yani iki ülke arasındaki fark %11,8. Çin imalat sektöründe 2018 yılında yaklaşık 4 trilyon dolarlık yaklaşık 24,5 trilyon TL toplam katma değer yaratıldı. Bu değer, Çin ekonomisinin yaklaşık %30’una denk geliyor. Yani Çin ekonomisine en büyük katkı üretim sektöründen geliyor. Öte yandan üretimin ABD ekonomisine olan katkısı yalnızca %11'di. Birleşmiş Milletler İstatistik Ofisi tarafından yayınlanan verilerde Çin ve ABD devlerini üçüncü sırada Japonya takip ediyor. Japonya, 2018 yılındaki global üretimin %7,2’sinin gerçekleştiği yerdi. Japonya’nın ardından Almanya 4. sırada, Güney Kore ise 5. sırada kendisine yer buluyor. Kaynak
Ukrayna Dünyada en çok bal üreten 5 ülke arasında yer aldı sitemize 19 Ağustos 2013 tarihinde eklenmiş ve kişi tarafından ziyaret Dünyada en çok bal üreten 5 ülke arasında yer aldı Ukrayna 2012 yılında 70 bin ton bal üreterek dünyada en çok bal üreten 5 ülke arasında yer aldı. Ukrayna Tarım Politikası ve Gıda Bakanlığından yapılan açıklamada Ukrayna’nın ürettiği balın yüzde 18,6’sını oluşturan 13 bin ton balın ihraç edildiği kaydedilidi. Ukrayna Tarım Politikası ve Gıda Bakanlığı Hayvancılık Bölümü Başkanı Andrey Gyetya, “Ukrayna gelişmiş arıcılık sektörüne sahip ve en çok bal üreten 5 ülke arasında yer alıyor. Bulunduğu yüksek seviyeye rağmen arıcılık sektörü hızlıca gelişmeye devam ediyor, bal ihracatı artıyor” dedi. Andrey Gyetya, 2013 yılının ilk yarısında Ukrayna’nın geçen yılının aynı dönemine yaptığı bal ihracatı yüzde 26 oranında artarak 7,9 tona ulaştı. Ukrayna Tarım Sektörü Kulübü Derneği uzmanları 2013 yılında Ukrayna’nın 20 bin ton bal ihraç edeceği tahmininde bulunuyor. Ukrayna’nın en çok bal ihraç ettiği ülkeler arasında Almanya 2012 yılında 5,8 ton, Rusya 2,3 ton ve Polonya 2,2 ton yer alıyor. Ukrayna’da her yıl 19 Ağustos tarihinde Arıcılar Günü kutlanıyor.
İSO Kağıt ve Kağıt Ürünleri Meslek Komitesi tarafından KTÜ öğretim üyesi USTA’ya hazırlattırılmış olan raporu aşağıda sunuyoruz Dünya’da ve Ülkemizde Kâğıt Sektörünün Gelişimi Dünyamızda kâğıt sektörü bugünkü teknolojik düzeyine yaklaşık 200 yıllık bir süreçten geçerek gelmiştir. Bu süreçte öncelikle uzun elekli fourdrinier tipli ve yuvarlak elekli kağıt makineleri ardından da 1960’lardan sonra çift elekli formasyon makineleri geliştirilmiştir. Kâğıt hamuru üretimi daha fazla değişime uğramış olup öncelikle mekanik yolla başlayan üretim teknikleri ardından asidik koşullarda üretim yapılan kimyasal yöntemlere, 1871’de de alkali yani sülfat kraft yöntemlerinin gelişim süreçlerini yaşamıştır. İkinci dünya savaşından sonraki endüstrileşmeye bağlı olarak ambalaj ihtiyaçlarının karşılanmasına yönelik te yarıkimyasal yöntemler geliştirilmiştir. Ancak, zamanla yarıkimyasal kâğıt hamurlarının rjitlik ve mukavemet özellikleri atık kâğıtlardan karşılanmaya başlanınca da atık kâğıtların geri kazanım süreçlerinin iyileştirilmesine yönelik rafinör, elek-siklon ve geri kazanım sistemlerinde önemli gelişmeler gerçekleştirilmiştir. Böylece, yarıkimyasal yöntemlerle ambalaj sektörü için fluting özellikli kağıthamuru üretimi önemini yitirmiştir. Tüm bu gelişim süreçlerini tamamlamaya yönelik ağartma teknolojilerinde de birçok gelişim birbirini izlemiştir. Bu amaçla, oksitleyici ağartıcılar olarak oksijen, peroksitler ve kısmen de hipokloritler endüstriye aktarılmıştır. Çok kademeli ağartmalar içinse önce elementel klorla başlayan süreçler, sonraları klor dioksit, ozon ve oksijen ağartma kademelerinin de sisteme ilave edilmelerini mümkün kılmıştır. Gelinen bu aşamada ağartma işlemi tüm yazı ve baskı kâğıtları ile temizlik kâğıtları üretiminde kullanılan kâğıt hamurları için vazgeçilmez bir süreç halini almıştır. Ülkemizde başlangıçta devlet eliyle kurulan kâğıt hamuru ve kâğıt fabrikaları, 2000’li yıllarda yapılan özelleştirmelerle tamamen özel sektörün işlettiği kuruluşlara dönüştürülmüştür. Oysa, 1995 yılında ülkemizde bir devlet kuruluşu olan SEKA tarafından yılda ton kâğıt hamuru üretilirken bugün sadece OYKA kâğıt ve Ambalaj tarafından ton üretim yapılabilmektedir. Belirtilen tarihte ülkemizde ton kâğıt ve karton üretilirken ton tüketim söz konusu olmaktaydı ve ülkemizde tüketilen kağıdın ancak %64’ü yerli üretim yoluyla karşılanmakta idi. Ülkemiz Kâğıt Sektörünün Mevcut Durumu, Güçlü ve Zayıf Yönleri Ülkemizin kâğıt-karton üretim kapasitesi 2017 yılı verilerine göre ton olup halen kuruluşuna devam edilen ton testliner/fluting ve diğer oluklu sektörü için kâğıt üretecek ilave yatırımlar ve mevcut makinelerde yapılan modernizasyon çalışmaları sonuçlandığında sektörün üretim kapasitesi tonu bulacaktır. Aynı yıl için kağıt sektörünün direkt istihdam ettiği işgücü miktarı kişi olup oluklu mukavva üretimi gibi konverting endüstrileri de dikkate alındığında bu sayının den daha fazla olduğu tahmin edilmektedir. Aynı yıl için kişi başı kâğıt-karton tüketimi kg olarak gerçekleşmiştir. 2017 yılında Dünya’da 152 milyon ton değişik nitelikte kâğıt hamuru üretilirken tüketim 180 milyon ton civarında gerçekleşmiş olup aradaki fark bir önceki yıl tüketilemeyen kâğıt hamurunun 2017 de ticarileşmesinden kaynaklanmıştır. Aynı dönemde milyon ton da kâğıt-karton üretilmiştir. Dünya’da üretimi en fazla büyüyen alt kağıt grubu ambalaj üretiminde kullanılan kağıt ve kartonlar olup bu nedenle atık kağıt kullanımı belirtilen yıl için milyon tona ulaşmıştır. 2017 yılı için ülkemizde ton kâğıt-karton üretilmiş iken tüketim ton olarak gerçekleşmiş olup ton ihracata karşın ton ithalat yapılmıştır. İhracat rakamı toplam ithalattan çıkarıldığında net dış alım/satım dengesi ton olarak gerçekleşmiştir. Buna göre, net dış alımın tüketimdeki payı % olarak gerçekleşmiştir. Bunun anlamı ülkemizde tüketilen kâğıt-kartonun % i yurtdışından alımla gerçekleşmektedir. Tablo 1. Ülkemiz kâğıt sektörünün alt gruplara göre 2017 yılı kâğıt-karton kapasitesi, üretimi, ihracat ve ithalat rakamları Tür Kapasite ton Yurtiçi Satışlar / tüketimton Üretim ton Üretimin Tüketimi Karşılama oranı% Kapasite Kullanımı% İhracat ton İthalat ton İthalat-ihracat Net değer, ton Net Değerin Tüketimdeki oranı,% Gazete kâğıdı 0 0 0 0 -100 Yazı ve baskı kâğıtları 80 Sargılık kâğıtlar 51 Oluklu Mukavva Kâğıtları Kartonlar Temizlik kâğıtları Fazlalık var 88 + + Sigara, ince ve özel kâğıtlar 440 Toplam Notlar Tablodaki - işaretler ithalatın o alt grupta fazlalığını, + değer ise o alt grupta ihracatın fazlalığını ifade etmektedir. Tablo 1’de ülkemiz kâğıt sektörünün alt gruplara göre 2017 yılı kâğıt-karton kapasitesi, üretimi, ihracat ve ithalat verileri verilmiştir. İlgili tablodan görüleceği üzere en yüksek ithalat, özellikle yazı ve baskı kâğıtlarında ton ve karton grubunda ton olarak gerçekleşmiştir. Ülkemizde en yüksek üretim kapasitesi oluklu mukavva kâğıtlarında olmasına karşın ton da bu grupta dış alım yapılmıştır. Bu ithalatın özellikle kraft torba ve kraft liner kâğıtlarından oluştuğu tahmin edilmektedir. Çünkü, bu tür virgin kağıtların ülkemizdeki üretimi ton civarında kalmaktadır. Oluklu mukavva kâğıtları alt grubuna yapılan ve yakın gelecekte devreye alınacak yatırımlarla bu alandaki ithalatın önüne geçileceğini söylemek biraz zordur. Çünkü, kraft torba ve kraft liner kağıtları için virgin kağıthamuru üretimine veya uygun fiyatla teminine gerek bulunmaktadır. Sadece temizlik kâğıtlarında ton dış satış yapılmıştır Sargılık, sigara, ince ve özel kâğıtlar hariç tutulduğunda tüm üretim yapılan alt gruplarda kapasite kullanım oranları %80 den fazladır. Belirtilen bu alt kâğıt grubunda 2017 yılı için toplam üretim ton iken net ihracat/ithalat dengesi yaklaşık ton açık yani dış alımla sonuçlanmıştır. Gazete kâğıdı alt grubunda da ton dış alım yapılmıştır. Yukarıdaki tablodan görüldüğü üzere, ithalat yapılan alt ürün grupları doğal olarak yatırım potansiyeli yüksek alanlar olarak değerlendirilebilecektir. Bu anlamda, gazete kâğıdı, yazı-baskı kâğıdı, sargılık kâğıdı, virgin kağıthamuru ile üretim yapacak kraft torba ve kraft liner oluklu mukavva kâğıtları, karton ve sigara kâğıdı üretim alanlarına yatırım yapılabilir görünmektedir. Ancak, gazete kâğıdı kullanımı her geçen gün azaldığından bu alana yatırım yapılması uzun vadede riskli olabilir. Çünkü internet gazeteciliği her geçen gün daha fazla öne çıkmaktadır ve basılı gazete trajları azalmaya devam etmektedir. Oluklu mukavva kâğıtları üretimi ise devreye alınacak yeni tesisler nedeniyle belirtilen açığın kapanmasına katkı sağlayabilir. Ancak kraft torba ve kraft liner kâğıtlarında bu açık ilave yatırımlara rağmen devam edecek görünmektedir. Bu nedenle, öncelikle yatırım potansiyeli yüksek alanlar olarak sargılık kâğıtlar, kartonlar ve yazı-baskı kâğıtları alanları görünmektedir. Fakat sargılık kâğıtlar grubu kraft kâğıdı, imitasyon kraft kâğıdı, sülfit kâğıdı, parşömen kâğıdı, şeffaf parşömen, plastik kaplanmış kâğıtlar, vaks kaplanmış kâğıtlar, neme dayanıklı kâğıtlar ve ipek kâğıdı gibi alt gruplara ayrılmakta olup özellikle plastik kaplı kâğıtlar grubu yatırım yapılmaya açık bir alan olarak öne çıkmaktadır. Tablo 1 den görüldüğü üzere 2017 yılında üretilen ton yazı ve baskı kâğıtları ile ton temizlik kâğıtlarının kâğıt hamuru hammaddesi yurt dışından satın alınmıştır. Yine aynı yıl için ton karton üretilmiştir. Bu üretiminde çok büyük bir kısmının kâğıt hamuru beyaz olarak yurt dışından alım yapılarak karşılanmıştır. 2017 yılı için beyaz kısa ve uzun lifli olarak ton kâğıt hamuru ithal edilmiştir. Ülkemizde temizlik kâğıtları üretiminde yaklaşık 60-70 ton kadar deinking mürekkep giderme işlemine tabi tutulmuş atık kâğıt da kullanılmaktadır. Yine yazı-baskı kâğıtlarında da %15-20 kadar dolgu maddesi kullanıldığından temizlik kağıtları ile yazı-baskı kağıtları üretimi için hammadde olarak kullanılan ithal beyaz kısa ve uzun lifli kâğıt hamuru miktarının 1 milyon ton civarında olduğunu söylemek mümkündür. Geri kalan ton kadar beyaz kâğıt hamuru beyaz karton kroma, briston, kuşeli üretiminde kullanıldığı tahmin edilebilmektedir. Bilindiği üzere, bu tür kartonlar çok katlı olarak iç tabakalarında atık kâğıt kullanılarak ve dış tabaka bileşeninde %20-30 oranında dolgu maddesi ve ana bileşeni beyaz kraft hamuru kullanılarak üretilmektedir. Tablo 2’de 2016, 2017 ve 2018 yılının ilk 10 ayına ait uzun lifli beyaz kâğıt hamuru ithalat rakamları verilmiştir. Tablo 2. Ülkemizin son üç yıllık ağartılmış uzun lifibreli selüloz ithalat değerleri İthalat Yapılan Ülkeler 2016 YILI 2017 YILI 2018 YILI10 aylık dönem Miktar ton Tutar Bin dolar Birim Fiyat Dolar Miktar Ton Tutar Bin Dolar Birim Fiyat Dolar Miktar Ton Tutar Bin Dolar Birim Fiyat Dolar Almanya İsveç Finlandiya Polonya Kanada Şili Fransa Brezilya İspanya Uruguay Bulgaristan Norveç Endonezya Slovenya Çin Portekiz Cayman Adaları Belçika Arjantin Rusya Avusturya Hollanda İtalya İsviçre Suudi Arabistan TOPLAM 156 323 62 20 1910 – – – – – – – – – 722 875 82 154 29 25 956 – – – – – – – – – 731 597 599 573 692 615 577 542 676 489 491 448 522 477 457 1250 502 – – – – – – – – – 639 – 606 329 – – – – 868 262 – – – – 294 313 – – – – 574 176 – – – 832 643 629 609 748 640 623 586 791 569 – 484 950 585 – – – – 624 793 661 670 – – – 693 873 – – – 197 – – 190 50 – – 312 8 960 16 700 – 952 – – 204 – – 149 37 – – 275 13 809 6 809 828 838 802 840 887 883 – 801 920 – – 766 – – 784 747 803 – 888 – 880 842 400 831 İlgili tablodan görüldüğü üzere, birim fiyat dolar bazında 2016 yılında ortalama 639 dolardan 2018 yılının 10 ayı dikkate alındığında 831 dolara yükselmiştir. Yine ithalat miktarı da yıllara bağlı olarak ton cinsinden artış göstermiştir. En fazla ithalat yapılan ilk üç ülke ton ile ton ile İsveç ve ton ile Finlandiya gelmektedir. Tablo 3’de son üç yıl için kısa lifli beyaz kâğıt hamuru ithalat rakamları verilmiştir. Tablo 3’den de görüldüğü üzere, 2016 dan 2018 gelindiğinde aynı birim fiyattaki artış burada da geçerlidir. Tablo 3. Ülkemizin son üç yıllık ağartılmış kısa lifyapraklı selüloz ithalat değerleri İthalat Yapılan Ülkeler 2016 YILI 2017 YILI 2018 YILI10 aylık dönem Miktar ton Tutar Bin dolar Birim Fiyat Dolar Miktar Ton Tutar Bin Dolar Birim Fiyat Dolar Miktar Ton Tutar Bin Dolar Birim Fiyat Dolar Almanya Portekiz İspanya Finlandiya Polonya Bulgaristan Kanada Brezilya Uruguay Endonezya Filipinler Rusya Fransa İsveç Hollanda Paraguay Arjantin Singapur Şili TOPLAM 662 150 17 966 – – – – – – 288 89 80 448 – – – – – – 435 509 500 537 597 476 549 567 544 517 528 487 464 – – – – – – 524 567 – 34 210 – – – – 216 – 177 103 802 735 – – – – 381 571 619 553 – 589 674 603 647 604 637 490 546 620 522 – – – – 617 958 – 186 – – 764 582 602 – 886 – – 601 505 628 784 830 777 – 790 735 699 762 809 819 807 – 843 – 772 677 787 868 778 Tablo 4’de ise aynı döneme ait uzun lifli ve kısa lifli toplam beyaz kâğıt hamuru ithalat rakamları verilmiştir. İlgili tablolardan görüldüğü üzere, ortalama olarak son üç yıl dikkate alındığında yıllık ton civarında beyaz kâğıt hamuru ithalatı söz konusudur. 2017 yılı için kâğıt hamuru ithalatına ödenen toplam tutar dolar olmuştur. Kısa lifli beyaz kâğıt hamuru ithalatında ise ilk üç sırayı ton ile Brezilya, ton ile Portekiz ve ton ile Uruguay almıştır. Bu değer 2018 yılında da artarak devam etmiş ve dolar civarında gerçekleşeceği umulmaktadır. Bu rakamlar, kâğıt hamuru üretimi alanının yatırım yapılabilirliğinin yüksek olduğunu göstermektedir. Ancak, bu anlamdaki nihai kararın orman varlığı, sermaye birikimi ve sektörel gelişme beklentileri de dikkate alınarak verilmesi uygun olacaktır. Tablo 4. Ülkemizin son üç yıllık ağartılmış kısa ve uzun lifliyapraklı+ibreli selüloz ithalat değerleri İthalat Yapılan Ülkeler 2016 YILI 2017 YILI 2018 YILI10 aylık dönem Miktar Ton Tutar Bin Dolar Birim Fiyat Dolar Miktar Ton Tutar Bin Dolar Birim Fiyat Dolar Miktar Ton Tutar Bin Dolar Birim Fiyat Dolar Almanya Brezilya Bulgaristan Çin Endonezya Filipinler Finlandiya Fransa İspanya İsveç Kanada Norveç Polonya Portekiz Rusya Slovenya Paraguay Şili Uruguay Arjantin Avusturya Belçika Hollanda Ceyman adaları Singapur Suudi Arabistan İtalya TOPLAM 20 17 156 62 – – – – – – – – – 25 80 82 812 29 – – – – – – – – – 681 722 567 476 527 596 528 497 597 596 522 575 509 487 457 – 577 516 – – – – – – – – 580 – 34 329 – – 262 – – – – – 177 313 677 – – 176 735 – – – – 747 816 682 587 – 610 627 581 616 640 630 950 609 571 628 – – 623 604 793 670 624 522 – – – – 657 – 186 – 197 873 – – 312 50 764 16 8 – 886 – 204 700 – – 275 37 601 6 13 833 800 770 790 – 789 834 – 833 829 824 802 784 853 – 772 881 809 677 – 803 880 747 787 400 806 Tablo 5 de ise 2017 yılında farklı ülkelerden yapılan esmer kraft hamuru ithalat rakamları verilmiştir. Buna göre ton ithalat yapılmış olup tutarı ise dolardır. Tablo 5. 2017 yılında ithalatı yapılan esmer kraft kâğıt hamuru miktarı, birim fiyatı ve tutarı İthalat Yapılan ülkeler Miktarton Birim Fiyatı Dolar Tutarı dolar ABD Avusturya Finlandiya İsveç Kanada Rusya Federasyonu Şili GENEL TOPLAM 48 200 754 551 611 571 656 831 610 667 644 26 123 503 Tablo 6’da ise 2017 yılında yapılan torbalık kraft kâğıdı ithalat rakamları verilmiştir. Buna göre, kraft kâğıdı olarak ton ithalat yapılmış ve EURO dolar 1 euro= dolar ödeme yapılmıştır. Tablo 6. 2017 yılında ithalatı yapılan torbalık kraft kağıdı miktarı, birim fiyatı ve tutarı İthalat Yapılan Ülkeler 2017 Yılı Verileri 2018 Yılı 10 Aylık Verileri Miktar ton Birim Fiyat EURO Tutar 1000 EURO Miktar ton Birim Fiyat EURO Tutar 1000 EURO ABD Almanya Arjantin Avusturya Belçika Birleşik Krallık Bosna-Hersek Brezilya Bulgaristan Çekya Çin Endonezya Estonya Finlandiya Fransa Hindistan Hollanda İspanya İsveç İtalya Kanada Polonya Rusya Federasyonu Sırbistan Ukrayna İngiltere Meksika GENEL TOPLAM 134 49 153 26 44 46 23 1 0 35 194 47 6 791 26 0 501 611 785 415 695 626 703 919 993 741 680 873 0 850 844 757 600 721 605 560 415 0 702 195 30 158 11 28 46 17 914 1 3 30 198 34 6 443 11 0 52 0 209 12 0 14 39 205 5 20 25 721 756 22 0 312 52 47 96 0 214 7 0 13 37 148 29 13 34 760 650 15 0 175 19 30 765 587 1844 0 813 602 816 0 749 942 923 953 724 942 655 967 860 739 680 627 0 560 370 647 Özetlemek gerekirse; Kabuller 2017 yılı dikkate alındığında ortalama gazete kâğıdı ton fiyatı 400 dolar, sargılık kâğıtlar 700 dolar, ortalama oluklu kâğıtları 400 dolar, kartonlar 800 dolar, sigara kâğıdı 5000 dolar, beyaz yazı ve baskı kâğıtlar 940 dolar olduğu dikkate alındığında ülkemizin 2017 yılı için ithalat tutarı aşağıda Tablo 7’de verilmiştir. Tablo 7. Alt ürün gruplarına bağlı olarak 2017 yılı ithalat tutarlarıdolar cinsinden İthal edilen ürün Birim fiyatı dolar Miktarton Tutar dolar Beyaz Kağıthamuru 657 Esmer kâğıt hamuru 644 Torbalık Kraft kâğıdı 702 Yazı ve baskı kâğıtları 940 Gazete kâğıdı 400 Sargılık kâğıtlar 700 Oluklu Mukavva kâğıtları 400 Sigara, ince ve özel kâğıtlar 5000 Karton 800 Genel Toplam Yatırım Potansiyeli Yüksek Alanlar ve Uzun Dönem Sürdürülebilirliği Yukarıda yapılan değerlendirmelere göre, kâğıt sektörü için yatırım potansiyeli yüksek alanlar olarak aşağıda belirtilen alt üretim grupları dikkati çekmektedir. Bunlar; Kâğıt hamuru üretimi, Yazı ve baskı kâğıtları üretimi, Karton üretimi, Sargılık, sigara ve değerli kâğıtlar üretimi, Kraft kâğıdı üretimi Yukarıda verilen yazı ve baskı kâğıtları, karton, sargılık, sigara ve değerli kâğıtlar ile kraft kâğıdı üretiminde ithalatın önlenebilmesinin ana ön koşulu kâğıt hamuru üretebilmekten geçmektedir. Bunun için uzun dönem sürdürülebilir rekabet koşullarına dayanabilecek bir kâğıt hamuru üretimi yaratabilmek içinse ana koşul hammadde olan odunu ülke gerçeğine uygun makul bir fiyattan yerli kaynaklar aracılığıyla sağlamaktır. Bu nedenle, raporumuzun bu bölümünde, öncelikle ülkemiz orman varlığı, endüstriyel odun ihtiyacı ve bu ihtiyacın Orman Genel Müdürlüğü OGM aracılığıyla karşılama potansiyeli ve zorluklarının neler olduğu üzerinde durulacaktır. Aşağıda Tablo 8’de ülkemiz orman varlığının 1973-2018 dönemine ait değişim ve gelişim rakamları verilmiştir. Tablo 8’den görüldüğü üzere, geçen 45 yıllık dönem içerisinde baltalık ormanlarımız hektardan hektara azalırken koru ormanlarımızın miktarı hektardan hektara yükselmiştir. Yine boşluklu kapalı orman miktarında da benzer bir azalma olduğu görülmektedir. Tablo 8 Orman Alanlarının Farklı envanter yıllarına göre durumu Envanter Yılı Orman Formu Normal Orman Boşluklu Kapalı Orman Toplam Hektar Yüzde Hektar Yüzde Hektar Yüzde 1973 Koru Baltalık Toplam 2012 Koru Baltalık Toplam 2015 Koru Baltalık Toplam 2018 Eylül Koru Baltalık Toplam Tablo 9’da 1973-2018 yılları arası ormanlarımızın servet miktarındaki değişim görülmektedir. Görüldüğü üzere, 1973 yılında m3 olan servet miktarı 2018 yılı Eylül ayında m3’e yükselmiştir. Bu artış Tablo 8’de de belirtildiği üzere, ormanlarımızın bir taraftan niteliğindeki düzelmeden diğer taraftan da Tablo 10’da belirtildiği üzere, yıllık artım miktarının 2017 yılı dikkate alınarak söylemek gerekirse dikili damganın %75’nin ormandan alınmasının bir sonucu oluşmaktadır. Yani planlanan üretimle fiili üretim arasındaki farkın yıllarca birikmesine bağlanabilir. Tablo 9. Orman Alanlarının Farklı Envanter Yıllarına Göre Servet Durumu Envanter Yılı Orman Formu Normal Orman Boşluklu Kapalı Orman Toplam M3 % M3 % M3 % 1973 Koru Baltalık Toplam 2012 Koru Baltalık Toplam 2015 Koru Baltalık 074 Toplam 2018 Eylül Koru Baltalık 028 Toplam Tablo 10 dan görüldüğü üzere, 2010-2014 yılları arasında yapılan endüstriyel odun üretimi 12-15 milyon m3 aralığında kalmışken 2016 yılında milyon m3 e çıkabilmiştir. Oysa aynı yıllar için yapılan dikili damga miktarları 2010 yılı için milyon m3’den 2015 yılı için milyon m3’e yükselmiş görülmektedir. Aynı eğilim 2016 ve 2017 yılları için de geçerlidir. Sonuç olarak, yapılan dikili damganın tamamı üretime dönüştürülememiş görünmektedir. Aynı dönemde yakacak odun üretiminde ise sürekli bir azalma söz konusu olmuş ve 2010 yılında yakacak odun üretimi sterden 2017 yılında stere düşmüştür. Tablo 10 Son 10 yılda OGM’nin dikili damga farklı alt gruplarda üretim gerçekleşmeleri .000 m3 Ürün Türü Yıllar 2010 2011 2012 2013 2014 2015 2016 2017 2018 Eylül Dikili Damga Tomruk Tel/maden ve Sırık üretimi 653 774 764 589 617 728 701 631 676 Sanayi Odunu 788 874 875 702 729 764 835 752 749 Kağıtlık Odun Lif Yonga Odunu Endüstriyel Odun Toplamı Yakacak Odun .000 ster Tablo 11 de ise Orman Genel Müdürlüğü’nün 2010-2018 Eylül dönemlerine ait odun satışı ve ülkemizin odun tüketim rakamları verilmiştir. 2010 yılında OGM tarafından m3, özel şahıslar tarafından da m3 olmak üzere toplam m3 endüstriyel odun satışı gerçekleşmiş iken tüketim m3 olmuş ve endüstriyel odun ithalatı m3 olarak gerçekleşmiştir. 2017 yılına gelindiğinde m3 OGM tarafından, m3 de özel şahıslar tarafından endüstriyel odun satışı gerçekleştirilmiş olup toplam tüketim m3 olmuştur. Bu yıla ait ithalat miktarı ise m3 olmuştur. Görüldüğü üzere, ithalat miktarı 2010 dan 2017 yılına gelindiğinde azalma yerine artmış görünmektedir. Tablo 11. Endüstriyel ve Yakacak Odun Üretim ve Tüketim Değerleri Üretim/Tüketim Kaynakları 2010 2011 2012 2013 2014 2015 2016 2017 Eylül 2018 OGM Endüstriyel Odun üretimi.000 m3 Özel Sektör End. Odun Üretimi.000 m3 Toplam Endüstriyel Odun Arzı.000 m3 Devlet Ormanlarından Endüstriyel Odun Tüketimi Özel Mülklerden endüstriyel Odun Tüketimi.000 m3 Net İthal Edilen Endüstriyel Odun.000 m3 570 474 386 54 37 Net ithal Edilen Kereste 779 601 Toplam Endüstriyel Odun Tüketimi.000 m3 Endüstriyel odun Arz/Tüketim Dengesi.000 m3 -14 Toplam Yakacak Odun Arzı.000 ster Toplam Yakacak Odun Tüketimi.000 ster Yakacak Odun Arz/Tüketim Dengesi.000 ster -443 -288 -145 -20 -119 -46 -52 -476 47 Toplam Odun Hammaddesi Arz/Tüketim Dengesi.000 m3 21 2010 yılından sonra yakacak odun miktarında bir azalma eğilimi söz konusu iken 2017 yılında bu kalemdeki tüketimlerin arttığı görülmektedir. Bu artışta, son dönemde biokütleden enerji üretimi yapan tesislerin kurulmasının etkisi olduğunu söylemek mümkündür. OGM nün 2019-2023 dönemi stratejik planında orman varlığının ülke toplam alanına oranının %29 dan %30’a, verimli orman alanlarının milyon hektardan 14 milyon hektara, hektardaki ağaç servetinin m3’den 75 m3’e, yıllık toplam artım miktarının ise 47 milyon m3’den 48 milyon m3’e çıkarılması hedeflenmektedir. Ayrıca, sözü geçen stratejik planda 2010-2018 döneminde devlet tarafından hektar endüstriyel ağaçlandırma yapıldığı, aynı dönemde özel sektöre de hektar özel ağaçlandırma faaliyetine izin verildiği belirtilmektedir. Dolayısıyla, 2010’dan 2018’e kadar toplamda hektar endüstriyel ağaçlandırma gerçekleştirilmiştir. Sözü geçen stratejik planda endüstriyel ağaçlandırmaya uygun hektar potansiyel alan olduğu ve bu alandaki uygulama oranın plan dönemi sonunda %100 e çıkarılacağı ifade edilmektedir. Yani hektarın 2023 yılına kadar ağaçlandırılacağı ifade edilmektedir. Yukarıda özetlemeye çalışılan verilerin ışığında, Mevcut oduna dayalı panel MDF ve yonga levha sektörlerinin bugün için hammadde ihtiyacı 22-23 milyon m3 civarındadır. Yukarıda verilen rakama tek kağıt hamuru üretimi yapan OYKA Ambalaj ve Kağıt Sanayiinin hammadde ihtiyacı da dahil edilmiştir. Bugün için OGM’nin yıllık yaptığı dikili damgayı üretimi dönüştürdüğünde odunu hammadde olarak kullanan sektörlerin yurtdışından endüstriyel odun ithalatı yapmasına gerek kalmamaktadır. 2017 yılı verileri dikkate alındığında OGM’nin yaptığı dikili damga m3 iken gerçekleştirilen üretim miktarı m3’te kalmıştır. Yani planlanandan m3 daha az üretim yapılmıştır. Eğer, bu üretim gerçekleştirilebilse idi aynı yıl yapılan m3 ithalat yapılmayacak ve m3 de endüstri odunu arz fazlalığı oluşacaktı. Bu yolla da, yapılacak yeni kâğıt hamuru üretimine yeni hammadde kaynağı sağlanmış olacaktı. Böylece yaklaşık ton kapasiteli kurulacak yeni kâğıt hamuru üretimi yapabilecek bir tesisin hammadde ihtiyacı yerli kaynaktan sağlanmış olabilecekti. Gelecek yıllarda yapılması planlanan dikili damga miktarları daha da fazla olduğundan kağıthamuruna yapılacak yatırım için odun hammaddesi ihtiyacı karşılanabilecektir. Yukarıda vurgulandığı üzere, özel sektör tarafından yapılan endüstriyel orman kurulumuna yönelik faaliyetler alan olarak son yıllarda azalmıştır. Kaldı ki OGM’nin stratejik planında yer alan hektarlık verimli ağaçlandırmaya uygun alanın da 2023 yılına kadar ağaçlandırılacağına vurgu yapılmaktadır. Özel sektörün bu durumda özel orman kurulumuna yoğunlaşacağına yukarıda belirtilen dikili damgadan üretime geçiş sürecinde daha fazla yer alması daha uygun olacaktır. Bunun anlamı yeni kâğıt hamuru yatırımlarının ihtiyaç duyacağı hammadde ihtiyacı dikili kesimle hammadde ihtiyacını karşılayacak organizasyonlar oluşturması faydalı olacaktır. Geçmişte kâğıt sektörü için özel bir hammadde kaynağı olarak değerlendirilen, fakat son yıllarda fazla değer verilmeyen kendir, keten liflerinden yararlanmak yeniden düşünülmeli ve canlandırılmasında fayda vardır. Son günlerde bu konu oldukça fazla kamuoyu ve devlet yetkililerinin ilgisini çeker olmuştur. Özellikle, sigara ve değerli kâğıtlar üretimi için bu hammadde kaynağı oldukça önemlidir. Ülkemizin 2017 yılı için bu alanda yapılan ithalat miktarı ton olup yaklaşık karşılığı 112 milyon dolar civarında bir dış ödemeler dengesi açığı yaratmaktadır. Oysa belirtilen hammaddeye dayalı ve bir miktar da pamuk hamuru karışımı ile bu kâğıtların ülkemizde üretilmesi mümkündür. SONUÇ ve ÖNERİLER Uzun dönem olarak değerlendirildiğinde kâğıt hamuru yatırımı için OGM kaynakları yeterli olabilecektir. OGM tarafından yapılan dikili damga ile fiili üretim arasındaki fark kapandığında ilk planda kurulacak 300-400 bin ton/yıl kapasiteli kâğıt hamuru fabrikası için hammadde sorunu kendiliğinden çözümlenmiş olacaktır. Belirtilen fark kapanana kadar kâğıt hamuru yatırımcısının hammadde ihtiyacını dikili satıştan yararlanarak gidermesi yararlı olacaktır. Uzun dönem hammadde istikrarı sağlamak için mevcut OGM planları ve potansiyel ağaçlandırmaya uygun alanların miktarı dikkate alındığında özel endüstriyel odun üretimini amaçlayan orman kurulumunun öncelikli bir durum olarak dikkate alınmasına gerek yoktur. Bu amaçla kendir-keten liflerinden de yararlanılması mümkündür. Son üç yılın rakamları dikkate alındığında ülkemizin yıllık ortalama milyon ton beyaz ve esmer kraft kâğıt hamuruna mevcut üretimler için ihtiyaç vardır. Ancak, yut dışından satın alınan ton yazı-baskı kâğıtları da beyaz kraft kâğıt hamurundan üretilmektedir. Ancak, yazı-baskı kâğıtları üretiminde kâğıt ağırlığının %20-25’inin dolgu maddesi olarak kalsiyum karbonat veya başka bir pigment kullanıldığı düşünüldüğünde ve bu üretim grubu için ülkemizde üretim yapılacağı dikkate alındığında yaklaşık ton beyaz kâğıt hamuruna daha ihtiyaç bulunmaktadır. Yurtdışından ithal edilen yaklaşık ton kartonun yapısında da en az ¼ oranında ağartılmış sülfat hamuru kullanıldığı düşünüldüğünde bu sektör için yaklaşık ton ilave beyaz kâğıt hamuruna ihtiyaç duyulmaktadır. Tabi ki bu durum ithal edilen kartonların yerli üretimi söz konusu olduğunda gündeme gelecektir. Sigara, sargılık, ince kâğıtların ithalatının önlenmesi düşünüldüğünde belirtilen bu alt kâğıt grupları içinde ton daha beyaz-esmer kâğıt hamuruna ihtiyaç duyulması muhtemeldir. Sonuç olarak kendi kendine yeter bir kâğıt sektörü yaratabilmemiz için 2 milyon tondan fazla kâğıt hamuru üretebilmemiz kaçınılmaz görünmektedir. Böyle bir durumda ise ortaya çıkabilecek endüstriyel odun ihtiyacı yine OGM kaynakları araçlığıyla sağlanabilecektir. Mevcut durumda, 2017 yılı verilerine göre ormanlarımızın yıllık artım miktarı 47 milyon m3 civarında görünmekte, yapılan planlamalarla ancak bunun 20 milyon m3 nün alımı hedeflenmiş olup üretim milyon m3 de kalmıştır. Kâğıt yatırımı olarak yazı-baskı kâğıtları üretimi, karton üretimi, sargılık kâğıtlar, esmer kraft kâğıdı, sigara-değerli kâğıtlar üretimi alanlarına yatırım yapılması uzun dönem dikkate alındığında verimli ve ülkemiz ekonomik istikrarı için yararlı olacaktır. Esmer ve ağartılmış kağıt hamuru üretecek yeni tesislere de ülkemiz için oldukça ihtiyaç bulunmaktadır. Tüm belirtilen bu önerilerin uygun kuruluş yeri seçimi, düşük maliyetli finans kaynağı yaratılması durumları da dikkate alındığında geçerli olduğu unutulmamalıdır. Bu rapor Prof. Dr. Mustafa USTA tarafından hazırlanmıştır. ADRES Karadeniz Teknik Üniversitesi Orman Fakültesi, Orman Endüstri Mühendisliği Bölüm Başkanlığı, TRABZON Tel 0533 9580076, usta
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Aydın’da Batı Kipaş Kağıt Fabrikası Açılış Töreni’nde konuştu. Erdoğan, konuşmasına, Türkiye'nin ve Avrupa'nın en büyük üretim tesisi olan yatırımı ülkeye kazandıran Kipaş Holding'in yöneticileri ile projeye destek veren kurumları tebrik ederek başladı. Üretim tesisinde çalışan ve çalışacak olanlara da başarılar dileyen Erdoğan, Aydın Söke Organize Sanayi Bölgesinde faaliyete geçen tesisin kağıt alanında ülkenin büyük bir ihtiyacını gidereceğini ve cari açığın azaltılmasına önemli katkılar sunacağını söyledi. İki etaptan oluşan bu yatırımın, açılışını yaptıkları ilk etabının tamamlandığını ve deneme üretimlerinin başladığını anlatan Erdoğan, fabrikada, birçok alanda kullanılan kraftliner, köşeli beyaz testliner ve beyaz kraftliner kağıtların üretileceğini kaydetti. Yaklaşık 550 milyon dolara malolan tesiste ilk etapta 800 kişinin istihdam edileceğini belirten Erdoğan, şöyle konuştu "Ülkemizin 250 milyon dolarlık kağıt ithalatını sonlandıracak olan bu tesis aynı zamanda 200 milyon dolarlık ihracat da gerçekleştirecektir. Tesisimiz böylece, toplam 450 milyon dolar civarında cari açığın kapanmasına katkı verecektir. 330 dönüm alan içerisinde 200 bin metrekare kapalı alana sahip bulunan tesisimizin ikinci etap yatırımları da hızla devam ediyor, inşallah yıl sonu itibarıyla biteceğini bizler de tahmin ediyoruz. Yüzde 40'ı tamamlanan ikinci etap için 450 milyon dolarlık bir yatırım öngörülüyor. Tamamlanmasıyla orada da 600 kişilik ilave istihdam sağlanacak. Böylece toplam 1400 kardeşimiz buradan evine ekmek götürecek." Cumhurbaşkanı Erdoğan, ticari etki alanındaki sektörler de dikkate alındığında yatırımın, ülke istihdamına yapacağı katkının daha büyük olacağını vurguladı. Ekonomik katkılarının yanında tesisin önemli bir özelliğinin daha bulunduğunu dile getiren Erdoğan, çevreci üretim anlayışıyla faaliyet gösterecek fabrikanın Türk ekonomisinin yeşil dönüşümüne de önemli hizmetleri olacağını bildirdi. Son teknolojiye sahip makinelerle donatılan tesiste yüzde 100 geri dönüşümlü atık kağıttan üretim yapılacağını aktaran Erdoğan, şöyle devam etti "Sahip olduğu ileri teknoloji sayesinde fabrikamız, ilk etabıyla yılda 12 milyon ağacın, ikinci etabıyla 21 milyon ağacın kesilmesinin önüne geçecektir. Kullanacağı enerjiyi de kendisi üretecek olan tesisimizin istihdama, ülke ekonomisine ve tabiata çok ciddi fayda sağlayacağını görüyoruz. Hükümet olarak yerli, yabancı ayrımına gitmeden, kimseyi ayırmadan, dışlamadan, Türk ekonomisine güvenen herkese sahip çıkıyoruz. Bu topraklara değer katan, üreten, ihraç eden insanımızın aş ve iş sahibi olmasına vesile olan tüm yatırımcılara destek vermeyi görev biliyoruz. Kipaş Holding'in bu yatırımı, stratejik yatırımların teşviki sistemimiz kapsamında destekliyoruz." Erdoğan, düzenledikleri teşvik belgesi ile bu yatırıma, vergi, enerji, altyapı, nitelikli personel ve yatırım yeri konularında çeşitli destekler sağladıklarına da dikkati çekerek, "Oluşturduğu ekonomik ve sosyal katkı göz önünde bulundurulduğunda bu yatırımın aldığı destekleri sonuna kadar hak ettiği açıktır." dedi. Koronavirüs salgını dolayısıyla küresel ekonominin belirsizlik girdabına girdiği bir dönemde yatırımlarına hız kattıkları için Kipaş Holding'e ülke, millet ve Aydınlı vatandaşlar adına teşekkür eden Erdoğan, firma sahiplerine, ikinci etap yatırımını mümkün olan en kısa sürede tamamlayarak üretime başlaması konusundaki beklentisini iletti. "Kağıt üretimi sektöründe, 80 binden fazla insanımız istihdam ediliyor" "Kağıt insanlık tarihinin en önemli buluşlarından birisidir." diyen Erdoğan, kağıdın, bilginin kaydedilmesi, dağıtılması ve gelecek nesillere aktarılmasında kullanılan kıymetli bir araç olduğunu, bu yönüyle tarih boyunca pek çok medeniyetin kurulup gelişmesinde rol oynadığını anlattı. Kağıt üretiminin sosyal ve kültürel alandaki katkılarının yanında ekonomik olarak da büyük bir değer oluşturduğunun altını çizen Erdoğan, "Ülkemizde yaklaşık 4 bin 100 girişimin faaliyet gösterdiği kağıt üretimi sektöründe, 80 binden fazla insanımız istihdam ediliyor. Cirosu 91 milyar lirayı aşan sektörün oluşturduğu katma değer ise 20 milyar liranın üzerindedir." ifadelerini kullandı. Sektörün kendi üretim faaliyetlerinin yanı sıra diğer birçok sektörle bağlantısı sebebiyle çok daha büyük bir ekonomik değer ürettiğine de işaret eden Erdoğan, orman ürünleri, geri dönüşüm, ambalaj malzemeleri, basın ve yayın sektörlerinin, kağıt endüstrisinin beslediği alanlardan sadece birkaçı olduğunu dile getirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, kağıt endüstrisinin Türk ekonomisi açısından taşıdığı önem dolayısıyla bu alanı "stratejik sektör" olarak belirleyip, önemli destekler vermeye başladıklarını belirterek, bu sayede sektörün gelişiminin hızlandığını görmekten büyük bir memnuniyet duyduğunu vurguladı. Son 12 yılda sektördeki girişim sayısında ve istihdamda 2 kat, ciro ve katma değerde ise 9 kat artış yaşandığını aktaran Erdoğan, son 10 yılda kağıt üretimi için özellikle sektörde yatırım tutarı 42 milyar lirayı geçen 1166 yatırım teşvik belgesi düzenlendiği bilgisini verdi. Bu yatırımlarla 25 bin ilave istihdamın da önünü açtıklarına değinen Erdoğan, KOSGEB, TÜBİTAK ve kalkınma ajansları vasıtasıyla uyguladıkları hibe programları kapsamında sektörden gelen projelere 176 milyon lira da destek sağladıklarını aktardı. Bu desteklerin, firmaların üretim kapasitelerini güçlendirme yanında, ihracatın artmasına da önemli katkılar sunduğunu belirten Erdoğan, "Türkiye'nin salgın şartlarına rağmen 2021 senesini 225 milyar 368 milyon dolarlık rekor ihracat rakamıyla kapatmasının gerisinde işte bu destekler, çalışmalar, üretim hamleleri vardır. Türkiye, muhalefetin iddia ettiği gibi fabrika satarak domates alan değil, bilakis Afrika, Asya ve Avrupa'nın imalat merkezi olan bir ülkedir." değerlendirmesini yaptı. "Türkiye salgına rağmen 2,7 milyon ilave istihdam oluşturdu" Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye, 500 milyar dolar dış ticaret hacmine ulaşan bir ülkedir. Türkiye, sanayi üretim endeksi yüzde 144 seviyesine varan bir ülkedir. Türkiye salgına rağmen 2,7 milyon ilave istihdam oluşturan bir ülkedir. Türkiye 75 fasıl ürün grubunda Cumhuriyet tarihinin en yüksek ihracat değerini yakalayan bir ülkedir." diye konuştu. Türkiye'nin 205 ülke ve bölgeye ihracat yaptığını vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü "Avrupa Birliği'ne karşı net 7,7 milyar dolar dış ticaret fazlası veren bir ülkeye 'domates ithalatçısı' demek, 'saman ithalatçısı' yaftası vurmak cehaletten öte bir saygısızlıktır, hakarettir, bühtandır. Türkiye'nin üretim gücünden, bu ülkenin sanayisinden haberi olmayan bu tatlı su siyasetçilerini kendi cahillikleri ile baş başa bırakıyorum. Onlar anlamasa da onlar bilmese de bilmek istemese de Türkiye, Kipaş Holding gibi şirketlerimizin gayretleri ile büyüyor, güçleniyor, dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olma yolunda emin adımlarla ilerliyor. Nasıl muhalefete rağmen ülkemizi eser ve hizmet siyasetimizle son 20 yılda rekordan rekora koşturduysak, önümüzdeki dönemde de yeni başarı hikayeleri yazmaya devam edeceğiz. Çalışacağız, üreteceğiz, kendimize güveneceğiz, milletimize inanacağız, Türkiye'yi hak ettiği yere hep birlikte muhakkak getireceğiz." Erdoğan, açılışı yapılan tesisin hayırlı olmasını dileyerek, "Türkiye'nin 'saman ithalatçısı' olduğunu zanneden cahilleri havanda su dövmek yerine Aydın Söke'den başlayarak Organize Sanayi Bölgemizi ziyaret etmeye davet ediyorum." ifadesini kullandı. “Türkiye, kendi rayında güvenle yoluna devam ediyor” Gelişmiş ülkelerin 6, 7 katına çıkan enflasyon ve artık ipin ucunu kaçırdıkları para genişlemeleri ile şaşkın şekilde sağa sola yalpaladığı bir dönemde Türkiye'nin kendi rayında güvenle yoluna devam ettiğini belirten Erdoğan, "Amerika'ya bak, enflasyon felaket. Avrupa'ya gelin aynı. Aradığınız gıda ürünlerini bile bulamıyorsunuz oralarda. Hamdolsun Türkiye'nin böyle bir sorunu yok." diye konuştu. Sanayinin, tarımın, ticaretin ve turizmin şehri Aydın'ın bu hakikati en iyi bilen, gören, yaşayan şehirlerin başında geldiğine işaret eden Erdoğan, şunları kaydetti "Bu yıl turizmde hedef 35 milyar dolar, bunu yakalayacağız. Bu süreç sanayicilerimiz açısından hammaddeden elektrik ve doğal gaza kadar pek çok üründeki fiyat artışı sebebiyle öyle kolay yaşanmıyor. Ama eskilerin, 'elle gelen düğün bayram' dediği gibi, tüm dünyanın yaşadığı sıkıntıların payımıza düşeni elbette göğüslenecektir. Bununla birlikte bizim asıl bakacağımız yer, kendi üretim ve ihracat potansiyelimiz, kendi insan gücümüz, kendi kazancımız olmalıdır. Nitekim biz de öyle yapıyoruz." "Topraktan çıkan her ürün ve ambara giren her mahsul değerini bulacak" Türkiye'nin sanayi üretimi, lojistik ve ihracatta çok iyi bir yerde olduğunu, tarım ürünlerinde ve ona bağlı olarak gıda sektöründe de salgının bozduğu küresel dengelere bağlı ciddi fiyat artışlarının ortaya çıktığını aktaran Erdoğan, gübre ve mazot gibi fiyatları küresel ölçekte belirlenen ürünlerde ortaya çıkan tabloyla birlikte kuraklığın yol açtığı sıkıntıların kesinlikle moralleri bozmaması gerektiğini söyledi. Erdoğan, çiftçilerden, ekilmemiş, dikilmemiş, değerlendirilmemiş tek bir karış toprak bırakmama azmiyle daha çok çalışmasını istediklerini vurgulayarak, dünyanın tarım ürünlerinin en kıymetli meta haline geleceği bir döneme doğru gittiğini anlattı. Topraktan çıkan her ürünün ve ambara giren her mahsulün değerini bulacağını aktaran Erdoğan, "Bunun için çiftçilerimiz toprağına, hayvan üreticilerimiz ağıllarına iyi sahip çıkmalı, en küçük bir boşluğa, en küçük bir ihmale meydan vermemelidir. Çiftçilerimizin desteklenmesi, hükümetimizin önceliklerinin en başlarında yer almayı sürdürüyor. Gerekirse mevcut destekleri daha da artırarak çiftçimizin yanında yer alacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın." açıklamasını yaptı.
Dünya standartlarında temizlik kağıtları üreten Lila Kağıt, küresel arenada gelişimine devam ediyor. Son aylarda Maldivler ve Danimarka pazarlarına giriş yapan şirket, ihracat yaptığı ülkeler arasına son olarak Bolivya ve Malta'yı ekleyerek 59 ülkeye Kağıt Genel Müdürü Alp Öğücü; "Türkiye temizlik kağıtları sektöründe çok genç bir marka olmamıza rağmen kısa zamanda ilk üç kurum arasına girmeyi ve 2014 yılında sektörümüzde ihracat şampiyonu olmayı başardık. 2017 yılında ihracatımızı % 100 artırmayı ve 2023 yılında ise Türkiye'nin en büyük 100 sanayi kuruluşu arasında yer almayı arzu ediyoruz" ifadelerini "Çorlu'da yer alan 140 bin metrekarelik üretim tesisimizle Türkiye, Doğu Avrupa, Ortadoğu, Kafkaslar ve Afrika'nın en büyük kağıt üretim tesisi konumundayız. İngiltere'den Fas'a, İrlanda'dan Irak'a kadar geniş bir alanda ürünlerimizi müşterilerimiz ile buluşturuyoruz. Amacımız dünyanın dört bir yanındaki kullanıcılara erişebilmek. Bizi en çok heyecanlandıran konu da tam olarak bu; yeni pazarlarda, yeni müşterilerin geri bildirimlerini almak ve daha inovatif ürünleri birlikte keşfetmek" şeklinde Kağıt, yakın dönem planları kapsamında ihracat ülke sayısını 60'a taşımak amacıyla büyüyen ihracat ekibiyle hedeflere ulaşabilecekleri stratejileri geliştiriyor. Danimarka Bolivya Türkiye Malta Güncel Haberler
dünyada en çok kağıt üreten ülke